İsrail-İran Gerilimi: Lojistik Kabus mu Başlıyor?
Ekonomi

İsrail-İran Gerilimi: Lojistik Kabus mu Başlıyor?


21 June 20255 dk okuma5 görüntülenmeSon güncelleme: 21 June 2025

İran ile İsrail arasındaki gerilim tırmanırken, bu durum Orta Doğu'daki lojistik altyapısını ve küresel tedarik zincirlerini derinden etkiliyor. Özellikle deniz taşımacılığı ve kara yolu ulaşımındaki güvenlik riskleri, ticari mal akışında aksamalara ve maliyet artışlarına yol açıyor. Hürmüz Boğazı, Kızıldeniz ve Akdeniz bağlantılarının bulunduğu stratejik güzergahlardaki tansiyon, uluslararası taşımacılık şirketlerini alternatif rotalara yönelmeye zorluyor. Sigorta şirketlerinin risk primini artırması ise navlun fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Bu durum, başta gıda, enerji, elektronik ve ilaç olmak üzere pek çok sektörü olumsuz etkiliyor.

Bölgesel Çatışmaların Küresel Etkileri

Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ali Arı, Orta Doğu'da gerilimin tırmanmasının bölgeyi saran deniz yollarında sigorta maliyetlerini ve güvenlik risklerini yükselterek taşımacılık akışını sekteye uğratabileceğini belirtiyor. Arı, bölge ülkelerinin bu duruma hazırlık olarak alternatif ticaret koridorları geliştirmeye çalıştığını ifade ediyor:

  • Suudi Arabistan, Basra Körfezi'ni Kızıldeniz'e bağlayacak bir demiryolu projesi planlıyor.
  • Kuveyt, kara yoluyla Umman'a bağlanacak bir demiryolu için anlaşma imzaladı.
  • Türkiye, Irak'la işbirliği yaparak Basra bölgesinden Türkiye'nin Akdeniz'deki Ceyhan limanına ulaşacak yeni bir petrol boru hattı için ön anlaşmaya vardı.

Prof. Dr. Arı, bu adımların bölge ülkelerinin krizlere hazırlık için uzun vadeli alternatifler üretmeye çalıştığını gösterdiğini vurguluyor. Ancak, Hürmüz ve benzeri darboğazların tamamen by-pass edilmesinin gerçekçi görünmediğini, alternatif boru hatlarının kapasitesinin sınırlı olduğunu ve çoğunun halihazırda günlük operasyonlarda kullanıldığını da ekliyor. Tedarik zincirlerindeki kırılganlığın sadece enerjiyle sınırlı olmadığını belirten Arı, Orta Doğu'daki çatışmaların küresel ticaretin diğer alanlarında da lojistik aksamalar yaratabildiğini ifade ediyor.

Lojistik Sektöründe Belirsizlik ve Panik Alımları

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Bilgehan Engin, İsrail-İran geriliminin bölge ülkelerine ve enerji fiyatlarına zincirleme etkisi olduğuna dikkat çekiyor. Engin, enerji ve lojistik sektöründe sorunların giderek büyüyebileceğini belirtiyor ve ekliyor: "Bölge ülkeleri, enerji üretiminde ve ihracatında çok önemli bir güce sahip olduğu için devam eden çatışmalar ülkelerin ekonomilerini derinden etkiliyor."

Engin, Mısır, Hindistan, Bangladeş, Afrika ülkeleri, Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye'nin çatışmadan en çok etkilenen ülkeler arasında yer aldığını ifade ediyor. Belirsizlik nedeniyle bazı ürünlerde satışların durma noktasına geldiğini, bazı ülkelerin ise erken sipariş ve stoklama eğilimine geçtiğini belirtiyor. Bu durumun kısa vadede arzın daralmasına ve buna bağlı olarak panik alımlara neden olmaya başladığını vurguluyor.

İran ile Umman arasındaki Hürmüz Boğazı'nın lojistik sektörü için kritik bir öneme sahip olduğunu aktaran Engin, Hürmüz Boğazı'nın dünya petrolünün yüzde 20'sinin geçişinin sağlandığı bir rota olduğu için tüm dünya ekonomilerini de yakından ilgilendirdiğini vurguluyor.

İsrail ile İran arasındaki gerilimin tırmanması, küresel lojistik altyapısını ve tedarik zincirlerini olumsuz etkileyerek ekonomik belirsizliği artırıyor. Bölge ülkeleri alternatif ticaret yolları arayışında olsa da, mevcut durum kısa vadede önemli zorluklar yaratmaya devam edecek gibi görünüyor. Uzmanlar, bölgesel istikrarın sağlanması ve altyapı yatırımlarının hızla tamamlanması gerektiğini vurguluyor.