21 Nisan 2025 Pazartesi

Türkiye'nin Rüzgar Enerjisiyle Yükselişi: Danimarka'da Tanıtım Şovu!

Türkiye'nin rüzgar enerjisi potansiyeli, Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da düzenlenen WindEurope 2025 Yıllık Rüzgar Etkinliği'nde gözler önüne serildi. Etkinlikte, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) tarafından organize edilen "Türkiye Rüzgarında Yeni Dalga: Büyüme, Yatırım ve Küresel Rekabet" oturumu, sektörün önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Türkiye'nin bu alandaki iddialı hedefleri ve yatırım fırsatları uluslararası platformda tartışıldı.

Türkiye'nin Rüzgar Enerjisi Hedefleri ve Stratejileri

TÜREB Başkanı İbrahim Erden, Türkiye'nin 2035 yılına kadar ulaşmayı hedeflediği 120 bin megavatlık yenilenebilir enerji kurulu gücünün %40'ını karasal rüzgar enerjisi projelerinin oluşturduğunu vurguladı. Erden, deniz üstü ve diğer projeler için sanayinin ve finansman olanaklarının önemine dikkat çekerek, izin süreçlerinin de projelerin hayata geçirilmesinde kritik bir rol oynadığını belirtti. Diğer ülkelerde yaşanan sorunlara değinerek, Türkiye'nin bu konuda daha hızlı adımlar atması gerektiğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkan Yardımcısı Zeynel Kılınç ise Türkiye'nin enerjide bağımsızlık hedefine vurgu yaparak, geçen yıl rüzgar enerjisinde yaklaşık 1,3 gigavatlık kurulum gerçekleştirildiğini hatırlattı. Kılınç, "Yenilenebilir enerjide tarife mekanizması sayesinde birçok projenin gerçekleştirilmesi sağlandı. Özellikle güneş ve rüzgar enerjisinde bu ivmelendi," dedi. Ayrıca, ülkenin ithalata bağımlı tedarik ekosistemini sınırlandırma hedefi üzerinde durdu.

Türkiye, Finansman İçin Güvenilir Bir Liman mı?

Enerjisa Üretim Mali İşler Direktörü Mert Yaycıoğlu, şirketlerinin yenilenebilir enerjinin farklı alanlarında projeler yürüttüğünü ve 2030'a kadar 7,5 gigavatlık temiz enerji kapasitesine ulaşmayı hedeflediklerini belirtti. Yaycıoğlu, devlet kurumları, finansman kuruluşları ve üniversiteler arasındaki uyumlu işbirliğinin projelerin başarısı için kritik olduğunu vurguladı ve ekledi:

Türkiye'de gerçekleştirdiğimiz projelerde finansmanla ilgili adım adım destekler gördük. Projeleri başarılı bir şekilde yürüttük. Finansmanla ilgili Türkiye'nin güvenilir bir liman olduğunu söyleyebiliriz.

Yaycıoğlu, finansman arayışında çevresel ve sosyal etki değerlendirmeleri gibi süreçlerin önemine de değindi.

Sanayi ve Kalkınma Açısından Türkiye'nin Rüzgar Enerjisi Sektörü

TPI Composites Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Kıdemli Başkan Yardımcısı Gökhan Serdar, Türkiye'nin sanayi alanındaki etkileyici gelişimine dikkat çekerek, "Türkiye'de rüzgar enerjisi sektörü, neredeyse sıfırdan, sadece 15 yılda bu noktaya geldi. Bu büyük bir başarı öyküsü," şeklinde konuştu.

Türkiye'nin rüzgar enerjisi sektöründeki hızlı yükselişi ve iddialı hedefleri, ülkeyi yenilenebilir enerji alanında önemli bir oyuncu haline getiriyor. Yatırım ortamının iyileştirilmesi, finansman olanaklarının artırılması ve sanayi işbirliğinin güçlendirilmesiyle Türkiye, rüzgar enerjisi potansiyelini tam anlamıyla değerlendirerek enerji bağımsızlığına ulaşma yolunda önemli adımlar atıyor. Bu durum, Türkiye'yi sadece bölgesel değil, küresel ölçekte de rekabetçi bir konuma taşıyabilir.

İlgili Haberler