Antalya'da 2024 yılının son günlerinde yaşanan korkunç olayda, eski eşi Pınar Zorlu'yu benzin dökerek yakarak ölümüne neden olan Gürhan Üzer'in yargılanması sürerken şok bir gelişme yaşandı. "Canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanan Üzer, 21 Nisan'daki ikinci duruşma öncesinde hayatını kaybetti. Peki, bu ani ölüm davanın seyrini nasıl etkileyecek?

Gürhan Üzer'in Ölümü Davayı Düşürdü

Gürhan Üzer'in avukatı tarafından yapılan açıklamaya göre, Üzer uzun süredir pankreas kanseriyle mücadele ediyordu. Şubat ayının başından beri Antalya Şehir Hastanesi'nde tedavi gören Üzer, 4. evre pankreas kanseri nedeniyle organ yetmezliği yaşadı ve yoğun bakım ünitesinde yaşamını yitirdi. Sanığın ölümüyle birlikte dava dosyasında ceza yargılaması düştü. Bu durum, Pınar Zorlu'nun ailesi ve sevenleri için büyük bir hayal kırıklığı yarattı.

Olayın Geçmişi: Pınar Zorlu'ya Korkunç Tuzak

31 Aralık 2024 sabahı yaşanan olay, Türkiye'yi derinden sarsmıştı. Pınar Zorlu, işe gitmek üzere evinden çıktığı sırada eski eşi Gürhan Üzer tarafından takip edilmişti. Üzer, yanında getirdiği bidondaki benzini Pınar Zorlu’nun üzerine döküp ateşe vererek ağır şekilde yaralanmasına neden olmuştu. 19 gün boyunca Antalya Şehir Hastanesi’nde yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren 35 yaşındaki Pınar Zorlu, 18 Ocak 2025’te hayatını kaybetmişti.

Olayla ilgili açılan davanın ilk duruşması 24 Şubat 2025’te Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüş, duruşmaya rahatsızlığı sebebiyle sanık Gürhan Üzer katılmamıştı. Mahkemede dinlenen Pınar Zorlu’nun babası Ramazan Zorlu, kızının olay öncesinde kendisini arayarak sanığın iş yeri önünde olduğunu bildirdiğini, hastaneye kaldırılmadan önce ise kendisine "Oğluma sahip çık" dediğini anlatmıştı.

Türkiye'de Kadına Yönelik Şiddet ve Hukuki Süreçler

Bu üzücü olay, Türkiye'de kadına yönelik şiddetin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kadın cinayetlerinin önlenmesi ve faillerin en ağır şekilde cezalandırılması için toplumun her kesiminin daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Hukuki süreçlerin de bu tür davalarda adaletin sağlanması için titizlikle yürütülmesi büyük önem taşıyor.

Türkiye'de kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında çeşitli yasal düzenlemeler ve uygulamalar bulunmaktadır. Bunlardan bazıları:

• 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun
• İstanbul Sözleşmesi (Türkiye'nin feshettiği)
• Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM)
• Alo 183 Aile, Kadın, Çocuk ve Sosyal Hizmet Danışma Hattı

Bu mekanizmalar, şiddet mağdurlarına destek sağlamayı ve şiddetin önlenmesine yönelik çalışmalar yapmayı amaçlamaktadır. Ancak, bu tür olayların tekrar yaşanmaması için daha kapsamlı ve etkili önlemlerin alınması gerekmektedir.

Gürhan Üzer'in ölümüyle sonuçlanan bu trajik olay, Pınar Zorlu'nun ailesi ve sevenleri için adaletin tam olarak sağlanamamasına neden oldu. Ancak, bu tür davaların toplumda yarattığı farkındalık ve kadına yönelik şiddetle mücadele çabaları devam edecektir.