ABD ve İsrail'in Gazze'ye yönelik planları tartışma yaratmaya devam ediyor. İnsani yardım adı altında yürütülen faaliyetlerin, aslında Gazze'deki nüfusu göçe zorlama amacı taşıdığı iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Peki, bu iddiaların ardında yatan gerçekler neler? İşte detaylar...
Gazze'ye Yardım Eli mi, İşgal Planı mı?
ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu ziyaretleri öncesinde, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı tam kuşatma dikkat çekiyor. ABD'nin Tel Aviv Büyükelçisi Mike Huckabee, Gazze'ye insani yardımların ulaştırılması için bir insani yardım kuruluşunun görevlendirileceğini ve güvenliğin ABD tarafından sağlanacağını açıkladı. Ancak, bu durum bazı soru işaretlerini de beraberinde getirdi.
İsrail'de yayın yapan Times Of İsrael gazetesi, yardımların Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) tarafından yapılacağını, ancak başlangıçta yalnızca 1,2 milyon Filistinliye yardım gideceğini duyurdu. Bu durum, İsrail ve ABD'nin bu yolla Gazze'deki nüfusun yarısını göçe zorlamayı hedeflediği yönünde yorumlara neden oldu.
Huckabee'nin açıklamalarına göre, Gazze'nin güneyinde 400 kadar insani yardım noktası oluşturulacak. Bu noktaların tamamının Gazze'nin güneyinde yer alması, kuzeyde yaşayan nüfusun güneye göçe zorlanacağı anlamına geliyor. İsrailli üst düzey güvenlik kaynakları da GHF'nin yardımı organize etmek için Gazze'nin güneyinde "Güvenli toplanma alanı" olarak tanımladığı toplama kampları kuracağını ve yardımları bu kamplarda dağıtacağını bildirdi.
Göç Baskısı ve Gıda Krizi
Times Of İsrael'e konuşan kaynaklar, yardımları organize edecek olan GHF yetkililerinin Gazze'de her biri 300 bin nüfuslu dört güvenli toplanma alanı oluşturulacağını, ancak ilk aşamada bu nüfusa bile yardım dağıtılmasının zaman alacağını aktardı. Bu toplama kamplarında yaşayan Filistinlilere, haftada bir ya da iki kez gıda yardımı almak üzere Gazze'nin güneyinde bulunan yardım noktalarından 18 kilogramlık yardım kolileri almasına izin verileceği belirtildi.
Kaynaklar, GHF'nin bu sebeple kalan yaklaşık 1 milyonluk nüfusun civar ülkeler tarafından kabul edilmesi gerektiğini ve bu kişilerin Gazze'den çıkarılmasının hedeflendiğini iddia etti. Bu durum, Gazze'deki insani krizin derinleşmesine ve nüfusun zorla yerinden edilmesine yönelik bir plan olarak değerlendiriliyor.
İşgalci İsrail ordusunun 2 Mart'tan beri sürdürdüğü kuşatma nedeniyle Gazze'deki tüm gıda stokları tükenme noktasına geldi. Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi, İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'te Gazze'ye yönelik saldırılarını başlatmasından beri 29 aşevi ile 37 yardım dağıtım merkezini bombaladığını bildirdi.
- İsrail, sınır kapılarını kapalı tutarak 37 bin 400 yardım ve yakıt tırının Gazze'ye girişini engelledi.
- 65 binden fazla çocuk açlıktan ölmekle karşı karşıya.
- İsrail saldırıları yüzünden Gazze'nin yüzde 88'i yıkıldı.
Sonuç
Gazze'ye yönelik bu yardım planının ardındaki gerçek niyetler, uluslararası kamuoyunda büyük bir merak ve endişe yaratmış durumda. İnsani yardım kisvesi altında bir göç planının uygulanması, bölgedeki zaten kırılgan olan dengeleri daha da bozabilir. Bu durumun, Gazze'deki Filistinlilerin geleceği üzerinde nasıl bir etki yaratacağı ise merak konusu olmaya devam ediyor.