İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) yürütülen yolsuzluk ve rüşvet soruşturması derinleşiyor. Görevden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun Beylikdüzü'nden İBB'ye uzanan süreçte, müteahhitlere uyguladığı yeni bir rüşvet tarifesi daha gün yüzüne çıktı. İddialara göre, inşaat projelerinin ruhsat ve iskanı karşılığında villalar, daireler ve milyonlarca lira değerinde menfaat sağlayan bir suç örgütü, büyük projelerin silüet onayları için de müteahhitlerden milyon dolarlar talep etti.

Silüet Rüşveti Nedir?

Silüet rüşveti, özellikle büyük ve dikkat çekici projelerde, yapının şehir silüetine uyum sağlaması için verilen onay karşılığında alınan yasa dışı menfaat olarak tanımlanıyor. Bu tür projeler, bulundukları bölgenin görünümünü önemli ölçüde etkileyebileceği için, onay süreçleri sıkı denetimlere tabi tutuluyor. Ancak, iddialara göre İBB'de bu denetimler, rüşvet karşılığında göz ardı edildi.

Soruşturma kapsamında ifade veren tanık Z.K., çok sayıda müteahhitten milyon dolarlık rüşvetler istendiğini belirtti. Bu durum, İstanbul'daki inşaat sektöründe büyük bir tedirginlik yaratmış durumda. Müteahhitler, projelerinin onaylanması için yasa dışı ödemeler yapmak zorunda kaldıklarını iddia ediyor.

• Ruhsat ve iskan süreçlerinde yaşanan gecikmeler
• Proje maliyetlerindeki artış
• Haksız rekabet ortamı

Bu iddialar, sektördeki diğer oyuncuları da olumsuz etkiliyor.

Soruşturma Derinleşiyor

İBB'deki yolsuzluk soruşturması, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından titizlikle yürütülüyor. Soruşturma kapsamında, çok sayıda kişi ifade verirken, bazı şüpheliler tutuklanarak cezaevine gönderildi. Savcılık, rüşvet iddialarının yanı sıra, ihalelerde usulsüzlük yapıldığı ve kamu kaynaklarının kötüye kullanıldığı yönündeki iddiaları da araştırıyor.

Soruşturmanın seyrini etkileyebilecek önemli bir gelişme ise, tanık Z.K.'nın ifadesinde yer alan detaylar oldu. Z.K., rüşvet taleplerinin sistematik bir şekilde yapıldığını ve "para yoksa onay yok" şeklinde bir yaklaşımın benimsendiğini iddia etti. Bu durum, İBB'deki yolsuzluk ağının ne kadar derinlere indiğini gözler önüne seriyor.

Bu tür iddiaların ortaya çıkması, kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılanıyor. Vatandaşlar, devletin kaynaklarının doğru ve şeffaf bir şekilde kullanılmasını beklerken, yolsuzluk iddiaları güven duygusunu zedeliyor. Soruşturmanın sonucunda, suçluların adalet önüne çıkarılması ve kamu zararının telafi edilmesi bekleniyor.

İBB'deki yolsuzluk ve rüşvet iddiaları, sadece İstanbul'u değil, tüm Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor. Bu tür olayların önlenmesi için, kamu kurumlarında şeffaflığın artırılması, denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi ve hesap verebilirliğin sağlanması büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, yolsuzluklar yaygınlaşarak, toplumun her kesimini olumsuz etkilemeye devam edecektir.