
Kalp Krizinde Şok Veren Türkiye Gerçeği! Avrupa'dan Daha Erken...
Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği (TKDCD),Dünya Kalp Günü'nde yaptığı açıklamalarla Türkiye'deki kalp sağlığına dair çarpıcı gerçekleri gözler önüne serdi. Uzmanlar, Türkiye'de kalp krizi yaşının Avrupa ülkelerine kıyasla daha erken yaşlarda görüldüğünü belirterek, bu durumun altında yatan nedenlere dikkat çekti. Her üç ölümden birinin kalp ve damar hastalıkları nedeniyle yaşandığı ülkemizde, erken teşhisin ve doğru bilgilendirmenin hayati önemi vurgulandı.
Türkiye'de Kalp Krizi Yaşı Neden Daha Erken?
Avrupa'da ortalama kalp krizi yaşı 65-70 arasında değişirken, Türkiye'de bu yaş 60-65'e kadar düşüyor. Bu durumun en önemli nedenleri arasında genç erkeklerdeki yüksek sigara kullanımı, kontrolsüz tansiyon ve kolesterol sorunları yer alıyor. Ayrıca obezite ve hareketsizlik giderek artarken, diyabet oranları da hızla yükseliyor. TKDCD uzmanları, bu risk faktörlerinin genç yaşta birikmesinin tabloyu daha da ağırlaştırdığına dikkat çekiyor.
- Sigara kullanımı: Özellikle genç erkeklerde sigara kullanımının yaygın olması, kalp krizi riskini önemli ölçüde artırıyor.
- Kontrolsüz tansiyon ve kolesterol: Tansiyon ve kolesterol değerlerinin düzenli olarak kontrol edilmemesi ve tedavi edilmemesi, damar sağlığını olumsuz etkiliyor.
- Obezite ve hareketsizlik: Obezite ve fiziksel aktivite eksikliği, kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini artırıyor.
- Diyabet: Diyabet, damar hasarına neden olarak kalp krizi riskini yükseltiyor.
Uzmanlardan Uyarı: Önleyici Adımlar Erken Atılmalı
TKDCD uzmanları, risklerin genç yaşta biriktiğini ve önleyici adımların erken atılmaması halinde tablonun daha da ağırlaşacağı uyarısında bulunuyor. Bu kapsamda, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, sigarayı bırakma ve düzenli sağlık kontrolleri gibi önlemlerin alınması büyük önem taşıyor. Ayrıca, kalp sağlığı konusunda doğru bilgilendirme ve farkındalık oluşturulması da kritik bir rol oynuyor.
Medyanın Rolü ve İşbirliğinin Önemi
TKDCD, "Sağlıkta Ortak Akıl – Kalp ve Damar Hastalıkları Medya Çalıştayı" düzenleyerek, medya ile işbirliğinin önemine vurgu yaptı. Uzmanlar, medyanın kalp sağlığı konusunda doğru ve güvenilir bilgilerin yayılmasında önemli bir rol oynadığını belirterek, bu konuda işbirliğinin artırılması gerektiğini ifade etti. Medyanın desteğiyle, toplumun kalp sağlığı konusunda bilinçlendirilmesi ve risk faktörlerine karşı önlem alınması sağlanabilir.
Türkiye'de kalp krizi yaşının Avrupa'ya göre daha erken görülmesi, önemli bir halk sağlığı sorununa işaret ediyor. Bu durumun önüne geçmek için bireysel ve toplumsal düzeyde önleyici adımlar atılması gerekiyor. Sağlıklı yaşam alışkanlıkları, düzenli sağlık kontrolleri ve doğru bilgilendirme ile kalp sağlığımızı koruyabilir ve daha sağlıklı bir geleceğe sahip olabiliriz. Unutmayalım ki, kalp sağlığımız elimizde!