Eğitim Sen, Mesleki Eğitim Merkezleri'ne (MESEM) yönelik çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sendika, bu merkezlerin eğitim kurumu olmaktan çıkarak çocukların ucuz iş gücü olarak kullanıldığı merkezlere dönüştüğünü vurgulayarak, kapatılmaları çağrısında bulundu. Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) 12 Haziran'ı "Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü" ilan etmesine rağmen, dünya genelinde ve Türkiye'de çocuk işçiliği oranlarının yüksek olması tepkilere neden oluyor. Eğitim Sen, bu duruma dikkat çekerek, MESEM'lerin kapatılması gerektiğini savunuyor.

MESEM'ler: Eğitim mi, Sömürü Merkezi mi?

Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Hamdi Çalık, MESEM'lerin amacından saptığını ve çocukların ucuz iş gücü olarak kullanıldığı merkezlere dönüştüğünü belirtti. Ailelerin ekonomik zorunluluklar nedeniyle çocuklarını bu merkezlere göndermek zorunda kaldığını ifade eden Çalık, bazı işletmelerin paravan MESEM'ler üzerinden devlet teşvikleri aldığını ve bu durumun çocuk işçiliği üzerinden kamu kaynaklarının sermayeye aktarılmasına neden olduğunu söyledi.

Çalık, şu ifadeleri kullandı:

Bu durum, MESEM'lerin eğitim amacı taşıması gerekirken, çocukların sömürülmesine zemin hazırlayan bir yapıya dönüştüğünü gözler önüne seriyor.

Vahim Tablo: Çocuk İşçiliği Rakamları

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre, dünya genelinde 2020 itibarıyla 160 milyon çocuk çalıştırılıyor. TÜİK verilerine göre ise Türkiye’de 2024’te çalıştırılan çocuk sayısı 869 bin oldu. İSİG Meclisi’nin verilerine göre ise 2013-2024 yılları arasında en az 742 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. 2024'te bu sayı 71 olarak kayıtlara geçti. Bu rakamlar, çocuk işçiliğinin ne denli büyük bir sorun olduğunu ve acil önlemler alınması gerektiğini gösteriyor.

Çocuk işçiliğinin nedenleri arasında yoksulluk, eğitim yetersizliği ve sosyal güvencesizlik gibi faktörler bulunuyor. Bu sorunların çözümü için devletin, sivil toplum kuruluşlarının ve ailelerin işbirliği yapması gerekiyor.

Eğitim Sen'in Çözüm Önerileri

Eğitim Sen, MESEM'lerin kapatılması ve mesleki eğitimin bakanlık denetiminde yapılması gerektiğini savunuyor. Ayrıca, ailelerin bilgilendirilmesi, hukuki ve fiili mücadele yapılması gerektiğini belirtiyor. Sendika, çocukların özgür bir ortamda eğitim görmesi için mücadele etmeye devam edeceğini vurguluyor.

• MESEM'ler kapatılmalı
• Mesleki eğitim bakanlık denetiminde olmalı
• Aileler bilgilendirilmeli
• Hukuki ve fiili mücadele yapılmalı

Eğitim Sen, MESEM uygulamasının bilimsel temelden uzak olduğunu ve çocuk bedeninin sömürüsüne dayandığını savunuyor. Bu nedenle, bu uygulamanın tamamen kaldırılması ve çocukların eğitim hakkının korunması gerektiğini belirtiyor.

Sonuç olarak, Eğitim Sen'in MESEM'lerin kapatılması çağrısı, çocuk işçiliğiyle mücadelede önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu çağrı, kamuoyunda farkındalık yaratılmasına ve çocukların sömürülmesinin önüne geçilmesine katkı sağlayabilir. Çocukların eğitim hakkının korunması ve sağlıklı bir geleceğe sahip olmaları için tüm paydaşların işbirliği yapması büyük önem taşıyor.