Rusya ve Çin arasındaki enerji işbirliği yeni bir boyut kazandı. Gazprom Başkanı Aleksey Miller'in açıklamalarına göre, iki ülke arasında Sibirya'nın Gücü 2 doğal gaz boru hattının inşası ve mevcut hat üzerinden sevkiyatın artırılması konusunda önemli anlaşmalara imza atıldı. Bu gelişmeler, küresel enerji piyasasında dengelerin yeniden şekillenmesine neden olabilir.

Sibirya'nın Gücü 2: Yeni Bir Enerji Koridoru

Rusya, Çin ve Moğolistan arasında, Sibirya'nın Gücü 2 hattının ve Soyuz-Vostok transit doğal gaz boru hattının Moğolistan üzerinden inşası için yasal olarak bağlayıcı bir mutabakat zaptı imzalandı. Aleksey Miller, bu yeni güzergah üzerinden Çin'e yılda 50 milyar metreküpe kadar doğal gaz sevkiyatının öngörüldüğünü belirtti. Bu proje, Rusya'nın doğalgaz ihracatında yeni bir sayfa açabilir.

• Yıllık Kapasite: 50 milyar metreküp
• Güzergah: Moğolistan üzerinden
• Taraflar: Rusya, Çin, Moğolistan

Mevcut Hatlarda Kapasite Artışı

Sadece yeni hat değil, mevcut Sibirya'nın Gücü hattının kapasitesi de artırılıyor. Gazprom ile CNPC arasında yapılan anlaşmaya göre, hattın kapasitesi yılda 44 milyar metreküpe çıkarılacak. Ayrıca, Doğu Rotası hattı üzerinden yapılan sevkiyat da 10'dan 12 milyar metreküpe yükseltilecek. Bu artışlar, Çin'in enerji ihtiyacını karşılamada önemli bir rol oynayacak.

Aleksey Miller, anlaşmalarla ilgili olarak şunları söyledi: "Gazprom ile CNPC arasında Sibirya’nın Gücü hattının kapasitesini yılda 44 milyar metreküpe çıkarma ve Doğu Rotası hattı üzerinden sevkiyatı da 10’dan 12 milyar metreküpe çıkarma konusunda anlaşmalar imzalandı."

Fiyatlandırma ve Ödeme Detayları

Anlaşmaların en merak edilen konularından biri de fiyatlandırma. Miller, Rus gazına yönelik belirlenen fiyatla ilgili detayları ilerleyen zamanlarda paylaşacaklarını belirtirken, ödemelerin yüzde 50 ruble ve yüzde 50 yabancı para birimiyle yapıldığını açıkladı. Bu durum, Rusya'nın ruble kullanımını teşvik etme stratejisinin bir parçası olarak değerlendirilebilir.

Çin'e yapılan sevkiyatın Doğu Sibirya'dan, Avrupa'ya yapılan sevkiyatın ise Batı Sibirya bölgelerinden yapıldığına dikkat çeken Miller, coğrafi yakınlık nedeniyle Çin'e sevk edilen Rus gazının fiyatının Avrupa'ya kıyasla daha düşük olduğunu vurguladı.

Bu anlaşmalar, Rusya'nın enerji ihracatında Çin'in artan önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Avrupa pazarındaki belirsizlikler ve yaptırımlar nedeniyle Rusya, rotasını Doğu'ya çevirerek enerji güvenliğini sağlamaya çalışıyor. Çin ise, bu anlaşmalar sayesinde enerji kaynaklarını çeşitlendirerek büyüme hedeflerine ulaşmada önemli bir adım atıyor. Bu işbirliği, her iki ülke için de stratejik bir öneme sahip.