Türkiye'den Akdeniz Hamlesi! Yunanistan Şokta!
Gündem

Türkiye'den Akdeniz Hamlesi! Yunanistan Şokta!


04 June 20255 dk okuma7 görüntülenmeSon güncelleme: 06 June 2025

Libya'da Halife Hafter'e bağlı Temsilciler Meclisi'nin Türkiye ile 2019 yılında imzalanan Deniz Yetki Sınırlandırma Anlaşması'nı onaylama hazırlığı, Akdeniz'de yeni bir dönemin başlangıcını işaret ediyor. Bu gelişme, bölgedeki güç dengelerini derinden etkileyebilecek potansiyele sahipken, komşu Yunanistan'da ise büyük bir endişe yaratmış durumda.

Türkiye-Libya Anlaşması Ne Anlama Geliyor?

Türkiye ile Libya arasında imzalanan Deniz Yetki Sınırlandırma Anlaşması, Doğu Akdeniz'deki deniz yetki alanlarının belirlenmesi açısından kritik bir öneme sahip. Anlaşma, Türkiye'nin kıta sahanlığı haklarını koruma amacını taşırken, aynı zamanda Libya'nın da uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını güvence altına almayı hedefliyor. Bu anlaşma ile birlikte, iki ülke arasındaki deniz sınırları net bir şekilde çizilmiş oluyor ve gelecekte yaşanabilecek olası anlaşmazlıkların önüne geçilmesi amaçlanıyor.

Bu anlaşmanın en önemli sonuçlarından biri, Yunanistan'ın Doğu Akdeniz'deki deniz yetki alanı iddialarını zayıflatmasıdır. Yunanistan, adaların kıta sahanlığına sahip olduğu ve bu sahaların kendi münhasır ekonomik bölgelerini oluşturduğu yönünde bir tez savunmaktadır. Ancak, Türkiye-Libya anlaşması, bu tezin uluslararası hukuk açısından tartışmalı olduğunu ve kabul görmediğini ortaya koymaktadır.

Yunanistan Neden Endişeli?

Yunanistan'ın Türkiye-Libya anlaşmasına karşı çıkmasının temel nedeni, bu anlaşmanın kendi deniz yetki alanı iddialarını zayıflatmasıdır. Yunanistan, Ege Denizi ve Doğu Akdeniz'deki adalarının kıta sahanlığına sahip olduğunu ve bu sahaların kendi münhasır ekonomik bölgelerini oluşturduğunu savunmaktadır. Ancak, Türkiye-Libya anlaşması, bu tezin uluslararası hukuk açısından tartışmalı olduğunu ve kabul görmediğini ortaya koymaktadır.

Yunanistan'ın endişelerinin bir diğer nedeni ise, Türkiye'nin Akdeniz'deki etkinliğinin artmasıdır. Türkiye, son yıllarda Doğu Akdeniz'de doğal kaynak arama faaliyetlerini yoğunlaştırmış ve bölgedeki askeri varlığını güçlendirmiştir. Bu durum, Yunanistan'ın bölgedeki çıkarlarını tehdit ettiği ve güvenlik endişelerini artırdığı şeklinde yorumlanmaktadır.

Akdeniz'de Neler Olacak?

Türkiye-Libya anlaşmasının onaylanması, Akdeniz'deki güç dengelerini önemli ölçüde etkileyecektir. Anlaşma, Türkiye'nin bölgedeki etkinliğini artırırken, Yunanistan'ın deniz yetki alanı iddialarını zayıflatacaktır. Bu durum, iki ülke arasındaki gerginliği tırmandırabilir ve bölgede yeni çatışma alanları yaratabilir.

Ancak, anlaşmanın aynı zamanda bölgede işbirliği ve diyalog için yeni fırsatlar yaratabileceği de unutulmamalıdır. Türkiye ve Yunanistan, Akdeniz'deki sorunları çözmek için diyalog kanallarını açık tutmalı ve karşılıklı anlayış temelinde bir çözüm bulmaya çalışmalıdır. Aksi takdirde, bölgedeki gerginlik tırmanmaya devam edecek ve tüm aktörlerin çıkarlarına zarar verecektir.

Özetle, Libya'nın Türkiye ile olan deniz yetki anlaşmasını onaylaması, Akdeniz'de kartların yeniden dağıtılması anlamına geliyor. Yunanistan'ın bu duruma gösterdiği tepki ve bölgedeki diğer aktörlerin tutumu, gelecekteki gelişmelerin seyrini belirleyecek. Akdeniz'deki bu yeni denklemin, bölge ülkeleri arasındaki ilişkileri nasıl etkileyeceğini ve yeni işbirliği fırsatları yaratıp yaratmayacağını zaman gösterecek.