
Yapay Zeka Yalanı! Microsoft Destekli Şirket Skandalı Patladı!
Londra merkezli Builder.ai, Microsoft gibi devlerden milyonlarca dolar yatırım alarak adından söz ettirmişti. Şirket, "Natasha" adını verdikleri yapay zeka destekli yazılım asistanıyla uygulama geliştirmeyi kolaylaştırmayı hedefliyordu. Ancak ortaya çıkan gerçekler, durumun hiç de göründüğü gibi olmadığını gösterdi.
Yapay Zeka Değil, İnsan Gücü!
Builder.ai'nin "AI" olarak pazarladığı sistemin arkasında, Hindistan'da çalışan yaklaşık 700 mühendis bulunuyordu. Bu mühendisler, müşterilerin taleplerini manuel olarak kodlayarak aslında yapay zeka değil, insan gücüyle çalışıyorlardı. Bu durum, şirketin yapay zeka iddialarının büyük bir yalan olduğunu gözler önüne serdi.
Gelirler Şişirildi, Skandal Büyüdü!
Skandalın fitili, şirketin borç verenlerinden Viola Credit'in Builder.ai'nin banka hesaplarına el koymasıyla ateşlendi. Yapılan incelemelerde, şirketin 2024 yılı için yatırımcılara 220 milyon dolar gelir elde edeceğini söylediği, ancak gerçekte sadece 50 milyon dolar gelir elde ettiği ortaya çıktı. Bu da gelir rakamlarının yüzde 300 oranında şişirildiği anlamına geliyordu.
Daha önce de Wall Street Journal, Builder.ai'nin yapay zeka iddialarına şüpheyle yaklaşmış, bir eski yönetici ise şirkete yatırımcıları yanıltıcı bilgi verdikleri gerekçesiyle dava açmıştı. Tüm bu şüphelere rağmen Builder.ai, büyük fonlardan 445 milyon dolardan fazla yatırım toplamayı başarmıştı.
CEO Değişti, İşten Çıkarmalar Başladı, Soruşturma Açıldı
Şirketin kurucusu CEO Sachin Dev Duggal görevinden ayrılırken, yerine Manpreet Ratia geçti. Yeni CEO, şirketin Microsoft ve Amazon'a milyonlarca dolarlık bulut bilişim borcu olduğunu ve yaklaşık bin çalışanını işten çıkardığını açıkladı. Olayın ardından ABD'de federal savcılar soruşturma başlattı ve şirketin mali kayıtları talep edildi. Builder.ai, LinkedIn'deki açıklamasında "geçmişte yapılan hatalar ve zorlukların" finansal sıkıntılara yol açtığını belirterek iflas sürecine girdiğini duyurdu.
Bu skandal, yapay zeka alanındaki iddiaların ne kadar dikkatli incelenmesi gerektiğini bir kez daha gösteriyor. Yatırımcılar ve müşteriler, şirketlerin vaatlerine körü körüne inanmak yerine, gerçekleri araştırmalı ve şüpheci bir yaklaşım sergilemelidir.