
50 Bin Dolara Vatandaşlık Mı? Şoke Eden Gerçek Ortaya Çıktı!
Türkiye'de yankı uyandıran bir operasyonla, yabancılara usulsüz yollarla Türk vatandaşlığı sağlayan bir şebeke çökertildi. İstanbul Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yürütülen soruşturma, Göçmen Kaçakçılığı Şube Müdürlüğü'nün titiz çalışmaları sonucu başlatıldı. CİMER üzerinden gelen bir ihbarla tetiklenen olay, yabancılara vatandaşlık verilmesi sürecindeki karanlık noktaları gün yüzüne çıkardı.
Muvazaalı Satışlarla Vatandaşlık Vurgunu
Yapılan teknik ve fiziki takiplerde, şebekenin yabancılara Türk vatandaşlığı sağlamak amacıyla hayali para trafiği üzerinden muvazaalı satışlar yaptığı tespit edildi. Şüphelilerin, yüksek bedelli sahte ekspertiz raporları düzenleyerek, aslında el değiştirmeyen gayrimenkulleri yüksek bedelli satış gibi gösterdikleri belirlendi. Bu yönteme kendi aralarında "Babatak" adını verdikleri ortaya çıktı.
- Şebeke, yabancılara taşınmazların işlemin sonunda geri verileceği taahhüdünde bulunarak muvazaalı satışlar gerçekleştirdi.
- Bu yöntemle tam 451 yabancıya satış yapıldığı belirlendi.
- Aileleriyle birlikte toplam 1198 kişinin usulsüz şekilde Türk vatandaşlığı kazandığı tespit edildi.
Operasyonun Detayları ve Şüpheliler
Soruşturma kapsamında, örgütün 5 farklı anonim şirketinin yanı sıra, holding şirketlerinin de kullanıldığı belirlendi. Şüphelilerin, bu şirketler aracılığıyla para transferlerini gerçekleştirdiği ve sahte belgeler düzenlediği ortaya çıktı. Operasyon sonucunda 106 şüpheli gözaltına alındı ve haklarında yasal işlem başlatıldı.
Vatandaşlık Satışının Türkiye'ye Etkileri
Bu olay, Türkiye'nin vatandaşlık politikaları ve uygulamaları hakkında ciddi soru işaretleri yaratıyor. Usulsüz yollarla vatandaşlık elde eden kişilerin, Türkiye'nin demografik yapısı, kültürel değerleri ve ekonomik düzeni üzerinde olumsuz etkileri olabileceği düşünülüyor. Yetkililerin, bu tür olayların tekrar yaşanmaması için daha sıkı denetimler yapması ve yasal düzenlemeler getirmesi bekleniyor.
Bu vahim olay, Türkiye'nin vatandaşlık süreçlerinin ne kadar dikkatli ve şeffaf olması gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Usulsüz yollarla elde edilen vatandaşlıkların iptali ve sorumluların cezalandırılması, adaletin sağlanması ve benzer olayların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşıyor.