Gazze halkının yaşadığı dram, dünyanın gözleri önünde devam ediyor. Siyonist İsrail'in, uluslararası hukuku hiçe sayarak Filistin halkına uyguladığı zulüm, serbest bırakılan mahkumların bile aileleriyle görüşmesine engel oluyor. Yıllar sonra özgürlüğüne kavuşan Filistinli esirler, şimdi de açık hava hapishanesinde yaşamaya mahkum ediliyor.
Serbest Bırakıldılar Ama Esaret Sürüyor
Bu hafta, 15 yıl İsrail'deki Nafhat El-Sahravi Hapishanesi'nde tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan Abdurrahman Yusuf Mukaddad'ın eşi Najla El Mukaddad ile görüştük. Siyasi mahkum olduğu gerekçesiyle ailesiyle görüştürülmeden Gazze'de abluka altındaki bir bölgede ikamete mecbur edilen Abdurrahman Yusuf Mukaddad'ın eşi, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
Biz Filistin'in Beytüllahim kentinde oturuyoruz. Eşimin, anlaşma kapsamında serbest bırakıldığını söylediler. İsrailli yetkililer bir gün önceden eve geldi. Kutlama yapmanın kesinlikle yasak olduğunu söylediler. Eşimin çıkacağı gün, Ramallah kentine gittik. Serbest bırakılan esirler geldi. Fakat eşim yoktu. Sonradan öğrendik ki, eşim siyasi mahkum olduğu için bizle görüştürülmeden Gazze'de başka bir bölgeye gönderilmiş. Ben o an üzüntünden bayılmışım. İsrail zindanlarından çıktı. Şimdi yine İsrail gözetiminde bir açık hava hapishanesinde. İsrail mahkumları sözde serbest bırakıyor. Gerçekte ise esirlik sürüyor.
Uluslararası Toplum Neden Sessiz?
İsrail'in bu insanlık dışı uygulamalarına karşı uluslararası toplumun sessiz kalması, Filistin halkının umutlarını kırıyor. İsrail'in Gazze'ye uyguladığı abluka, bölgedeki yaşam koşullarını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Temel ihtiyaçlara erişimde yaşanan sıkıntılar, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve sürekli devam eden saldırılar, Gazze halkını hayatta kalma mücadelesi vermeye zorluyor.
Filistin Halkının Umudu Tükenmiyor
Tüm zorluklara rağmen Filistin halkı, umudunu kaybetmiyor. Uluslararası dayanışma ve adaletin sağlanması için mücadelelerini sürdürüyorlar. Filistinli esirlerin serbest bırakılması ve Gazze'deki ablukanın kaldırılması için yapılan çağrılar, dünya genelinde yankı bulmaya devam ediyor.
İsrail'in Filistinlilere yönelik zulmü, uluslararası toplumun acil müdahalesini gerektiriyor. Serbest bırakılan mahkumların bile esaret altında yaşamaya devam etmesi, Filistin halkının yaşadığı insanlık dramını gözler önüne seriyor. Uluslararası kuruluşların ve devletlerin, Filistin halkının haklarını korumak ve adaleti sağlamak için daha fazla çaba göstermesi gerekiyor.
