CHP'nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'na destek amacıyla gerçekleştirilen eylemler devam ederken, siyaset arenası da bu konu üzerinden alevleniyor. CHP milletvekillerinin 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne astığı 'İmamoğlu'na özgürlük' pankartı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma konusu yapıldı. Bu gelişme üzerine AKP'li Mehmet Metiner'in dokunulmazlıkların kaldırılması yönündeki açıklamaları, CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal'ın sert tepkisine yol açtı.

Metiner'den Dokunulmazlık Çağrısı, Tanal'dan Sert Yanıt

AKP'li Mehmet Metiner, savcılığın soruşturma kararının ardından yaptığı açıklamada, "Yargı görevini yapıyor ancak siyaset kurumu ve TBMM o fezlekelere dokunmayarak dokunulmazlığın kötüye kullanılmasına zemin hazırlıyor. Bence bu tarz fezlekeleri olan milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılmalı" şeklinde konuştu. Metiner'in bu sözleri üzerine CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla dikkatleri üzerine çekti. Tanal, Metiner'e yönelik eleştirilerinde şunları kaydetti:

• "Sayın Mehmet Metiner, milletvekili dokunulmazlığı konusunda CHP’nin yıllardır savunduğu ‘kürsü dokunulmazlığı’ ilkesini bugün sahipleniyor gibi görünmenizi ibretle izliyoruz. Ancak asıl sorgulanması gereken sizin siyasi sicilinizdir."
• "Dün farklı partilerin safındaydınız, bugün AKP’yi sorgusuz sualsiz savunuyorsunuz. Madem bu kadar ilkeli ve şeffafsınız: Milletvekili olmadan önce hangi arabaya biniyordunuz, şimdi neye biniyorsunuz?"
• "Kaç çocuğunuz var, hangi kamu ya da özel görevlerde çalışıyorlar? Bu ülkenin donanımlı, liyakatli gençleri işsizken sizin çocuklarınız ne işle meşgul?"

Tanal, sözlerinin devamında, "Siyaseti kişisel menfaat aracı hâline getirenlerin ‘dokunulmazlık’ üzerine nutuk atmaya ne hakkı ne de meşruiyeti vardır! Dokunulmazlık; suç işleme ayrıcalığı değil, halk adına görev yapan vekilin düşünce ve ifade özgürlüğünü korumaktır. Gerisi halkın vicdanına hesap verir" ifadelerini kullandı.

Siyasi Arenada Dokunulmazlık Tartışması

Türkiye'de dokunulmazlık konusu, geçmişten günümüze sıkça tartışılan ve farklı siyasi görüşler tarafından farklı şekillerde yorumlanan bir konu olmuştur. Özellikle milletvekili dokunulmazlığı, görevlerini yerine getirirken ifade özgürlüğünü koruma amacı taşısa da, bazı durumlarda eleştirilere neden olabilmektedir. Bu tartışma, siyasetin şeffaflığı, hesap verebilirliği ve adalet ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmesi gereken önemli bir konudur.

Sonuç olarak, İmamoğlu'na destek eylemleri ve ardından gelen dokunulmazlık tartışması, Türk siyasetindeki gerilimleri bir kez daha gözler önüne serdi. Metiner'in dokunulmazlıkların kaldırılması yönündeki çağrısı ve Tanal'ın bu çağrıya verdiği sert yanıt, konunun siyasi arenada daha da derinleşmesine neden oldu. Bu tartışmaların, Türkiye'deki siyasi iklimi nasıl etkileyeceği ve gelecekte dokunulmazlık konusunda nasıl adımlar atılacağı merakla bekleniyor.