Kocaeli'de yaşanan inanılmaz bir olay, sağlık sektöründeki hataların nelere yol açabileceğini gözler önüne serdi. 52 yaşındaki iki çocuk annesi Çiğdem Kışlalı, göğsünde hissettiği kitle üzerine başvurduğu özel bir hastanede ileri evre meme kanseri teşhisiyle hayatının şokunu yaşadı. Ancak işin aslı, yapılan yanlış teşhisle bambaşka bir boyut kazandı. Kışlalı'nın memeleri alındı, fakat daha sonra kanser olmadığı ortaya çıktı. Bu trajik olay, uzun bir hukuk mücadelesini de beraberinde getirdi.

Yanlış Teşhis ve Ameliyat Süreci

Ekim 2017'de Kocaeli'deki özel bir hastaneye başvuran Çiğdem Kışlalı'ya, yapılan çeşitli testler sonucunda 5. evre meme kanseri olduğu söylendi. Doktorlar, kanserin çok kötü durumda olduğunu belirterek acil ameliyat olması gerektiğini ifade ettiler. Kışlalı, farklı tarihlerde 3 operasyon geçirerek toplamda 20 saat ameliyatta kaldı ve bu operasyonlar sonucunda iki göğsü de alındı. Ameliyat sonrası kemoterapi ve ilaç tedavisi verilmemesi üzerine şüphelenen Kışlalı, patoloji sonuçlarına ulaşarak gerçeği öğrendi. Yapılan incelemelerde, göğsünden alınan parçalarda kanser hücresine rastlanmadığı ortaya çıktı.

Bu süreçte hastaneye 50 bin TL'nin üzerinde ödeme yapan Kışlalı, yaşadığı şokun ardından rapor ve belgelerle savcılığa başvurarak doktorlar ve hastane yöneticileri hakkında şikayetçi oldu. Soruşturma sonucunda doktorlar M.T.İ. ve T.C. ile özel hastane hakkında dava açıldı. Bu dava, Türkiye'de sağlık sektöründe yaşanan hataların ve hasta haklarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gündeme getirdi.

Mahkeme Kararı ve Tazminat

Çiğdem Kışlalı'nın 8 sene önce hastaneye ve doktorlara açtığı davada, yeniden yapılan yargılamada mahkeme aynı kararı verdi. Mahkeme, hastanenin Kışlalı'ya 25 bin TL maddi ve 200 bin TL manevi tazminat ödemesine hükmetti. Bu karar, yanlış teşhisin ve hatalı tedavinin mağdurlarına bir nebze olsun umut ışığı oldu. Ancak Kışlalı'nın yaşadığı travma ve kayıpların telafisi mümkün mü?

• Yanlış teşhisin sonuçları nelerdir?
• Hasta hakları nelerdir?
• Sağlık sektöründe hataların önlenmesi için neler yapılabilir?

Bu sorular, benzer durumların yaşanmaması için üzerinde düşünülmesi gereken önemli konular olarak karşımıza çıkıyor.

Bu olay, sadece Çiğdem Kışlalı'nın değil, birçok insanın hayatını derinden etkileyebilecek sağlık hatalarının ne kadar ciddi sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor. Mahkeme kararı bir nebze olsun adaleti sağlasa da, yaşanan travmanın ve kayıpların telafisi mümkün değil. Bu tür olayların tekrarlanmaması için sağlık sektöründe daha dikkatli ve titiz olunması, hasta haklarının korunması ve şeffaf bir iletişim sağlanması büyük önem taşıyor.