
İBB'de Rus Oligark Skandalı! Boris de Sanık Listesinde!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönelik yürütülen 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında hazırlanan iddianameye bir Rus oligarkın da dahil olması şaşkınlık yarattı. Bir dönem Adnan Hoca'nın karargâhı olarak bilinen Boğaz manzaralı villayı satın alan Boris Borisenko, iddianamenin sanıkları arasında yer alıyor. Borisenko'nun, villanın tadilatı için 700 bin dolar rüşvet verdiği iddia ediliyor.
Rüşvet İddiası ve Detaylar
İddianamede yer alan bilgilere göre, suçlamaya dair detaylar "49. Eylem" başlığı altında anlatılıyor. Sanıklardan Cüneyt Yakut'un ifadesine göre, Rusya'da iş yaptığı dönemden tanıdığı İgor ve Dimitri adlı iki Rus, kendisiyle iletişime geçti. Bu kişiler, Boğaziçi İmar Müdürlüğü'ne villada tadilat yapmak için başvurduklarını ve Yakut'tan yardım istediklerini belirtti. Cüneyt Yakut, ifadesinde yaşananları şu şekilde aktardı:
"İgor ve Dimitri isimli şahıslar, Boğaziçi İmar Müdürlüğü'ndeki işlemleri hızlandırmak ve kolaylaştırmak için benden yardım istediler. Ben de onlara yardımcı olabileceğimi söyledim. Daha sonra bu konuyla ilgili olarak birkaç kez görüştük ve tadilat için gerekli olan izinlerin alınması konusunda yardımcı oldum."
Olayın Ardındaki Diğer Detaylar
İddianamede yer alan bilgilere göre, Boris Borisenko'nun villayı satın aldıktan sonra tadilat işlemlerine başlamasıyla birlikte rüşvet iddiaları da gündeme geldi. İddialara göre, Borisenko, tadilat işlemlerinin hızlı ve sorunsuz bir şekilde ilerlemesi için çeşitli kişilere rüşvet ödedi. Bu rüşvet ödemelerinin toplamda 700 bin doları bulduğu belirtiliyor.
Bu tür olaylar genellikle uluslararası ilişkilerde ve iş dünyasında büyük yankı uyandırır. Rus oligarkların karıştığı yolsuzluk iddiaları, hem Türkiye hem de Rusya kamuoyunda geniş yankı bulabilir.
Yolsuzluk İddialarının Muhtemel Sonuçları
İBB'ye yönelik bu yolsuzluk iddianamesi ve Rus oligark Boris Borisenko'nun sanıklar arasında yer alması, İBB'nin geleceği ve İstanbul'daki imar faaliyetleri üzerinde önemli etkiler yaratabilir. Soruşturmanın derinleşmesi ve yeni delillerin ortaya çıkmasıyla birlikte, olayın boyutları daha da netleşebilir. Bu durum, İBB'deki diğer projeleri ve gelecekteki yatırımları da etkileyebilir.
- İBB'nin itibar kaybı
- Yeni imar düzenlemeleri
- Yatırımların askıya alınması
Özellikle Türkiye ve Rusya arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkiler de bu tür olaylardan etkilenebilir. İki ülke arasındaki ticaret hacmi ve yatırım projeleri, bu tür yolsuzluk iddialarıyla sekteye uğrayabilir.











